Konuşacağım yine kendi kendime
Gidiyordum aslında.
Kararımı vermiştim, planımı yapmıştım ve gidiyordum.
Başka bir yerdeydim bugün.
Gitsem bitecekti sanki.
Bir bitiş ya da başlangıçla ilgisi de yoktu aslında ama gitsem bitecekti sanki, öyle hissediyordum.
Gitmedim, gidemedim.
Kendimden bahsederken kullandığım "Bir şey olduysa; böyle olması gerekiyordur der, kabullenir ve yola devam ederim." tanımımı acaba artık kullanmamalı mıyım diye düşünüyorum son zamanlarda.
En azından bazı konularda (:
Evet; hala öyle düşünüyor, inanıyor ve öyle yaşamaya çalışıyorum, fena yönetmiyorum da süreçleri.
Gel gelelimki son birkaç aydır, evren bu tutumumu meydan okuma olarak kabul etmiş de beni sınıyormuş gibi olaylar yaşatyor bana.
Anlayamadığım şeyler dışarıda gibi gözükse de kendimdeler aslında.
Algısı açık ve hisleri güçlü bir insan olduğumu düşünüyordum, hatta bunu çokça deneyimlediğim için biliyordum.
Nasıl bu kadar yanlış değerlendirmiş olabilirim her şeyi?
Nasıl bu kadar yanlış tanıdım?
Bu kadar mı kapattım algımı, bu kadar mı kısıtladım farkındalığımı, bütün hislerim bu kadar mı hissizleştirdi beni?
Görmek istediğim ya da umduğum gibi mi değerlendirdim her şeyi?
Bu denli yanılmış olabilir miyim?
Hala, hayır yanılmıyorsun diyor içimdeki ses. Hala yanılıyor muyum =)
Göreceğim, göreceğiz bakalım.
"İçimiz dışarıya gösterdiğimiz gibi mi?"
Kolaylıkla ve keyifle olur umarım olacak her şey.
Eskiden ne istemem gerektiğinden emindim artık ne istemem gerektiğinden emin değilim.
Biliyorum neyi istemeye devam edersem o oluyor.
Neyi istemeye devam edersen o da oluyor.
Korkulara, endişelere takılı kaldığın bir durumda; korkularını endişelerini gerçekliğe dönüştürüyor evren. Her şeyden sıyrılıp istediğin şeye odaklandığında bu sefer o şey gerçekliğine dönüşüyor. Yine başa dönüyoruz; ne istemeliyim :)