Son

Bu sefer sonmuş gibi hissettiriyor. Nasıl hissettirir ki sonun gelmesi, neye benzer?

Bilinmezliğin, o hafif korkuyla karışık heyecanı, teslim olup boş vermişlik, rahatlama, merak, tamamlanmışlık hissi ve kırgınlık.

Hiçbir şey olmamış gibi umursamaz olmakla, en önemli şey buymuş ve sonu gelmiş gibi burulmanın arasında geçen her şey.

Bir şeylerin sadece dilde kalmasından, gerçekten iman edemediğim şeylerden bahsetmekten sığınıyorum her şeyin yaratıcısına. Hazmedebildiğim kadarıyla da bir sürü şeyden bahsediyor; şu anki algımla da bir sürü şeye inandığımı ya da inanmadığımı söylüyorum. Sözler çok kuvvetli. Daha dile düşmeden önce sadece beyinde oluşan elektrik sinyalleriyken bile bir şeyler yaratmaya başlıyorlar senden sana. Hele bir de dile düşüp, duygularla da birleşirse off neler neler =) O yüzden korkardım hazmetmeden bahsetmekten, içselleştirmeden, gerçekten iman etmeden ahkam kesmekten.

Farkında olsa da olmasa da hepsinden sınav oluyor insan evladı. İçselleşmeyen ama dilde dönüp duran şeyler de çok fena çarpabiliyor insanı. Bazen evrenin bu tatlı sopasıyla içselleşiyor bir şeyler, haddini biliyor insan. Bazen de hiçbir şey anlamıyor, at gözlüğü takmış gibi; göremeden, anlayamadan aynı şeyleri yapıp sopasını yemeye devam ediyor.

Yukarıda yazdığım gibi olduğuna inanmak, deneyimlemek, bilmek beraberinde gerçekten harika bir güç getiriyor. “Her güçlükle beraber bir kolaylık vardır” ayetini yaşamak gibi. Bir şeyler güçlük/zorluk olarak gelmiyor da; bir oluş halini deneyimlemek gibi geliyor. Acı hissetmeden olanla kalabiliyor ya da uzaklaşabiliyorsun.

Bir şey fark ediyorum.

İçimden Gelen

Derin, dengeli ilişkiler istiyorum.
Katkı olduğum ve katkı olduğu derin ilişkiler.
Konuştukça daha da derinleşen sohbetler istiyorum.
Derinleştikçe içine çeken, düşündüren, açan, fark ettiren, gerçeğe, öze yaklaştıran sohbetler.
Fark ettiklerimi fark ettirmek, fark ettiklerini fark etmek istiyorum.
Gerçeği, hakikati görmek ve deneyimlemek istiyorum;
Bir’likte ahenkle, uyumla, huzurla var olmak.

Biliyorum; her düşüncenin, her sözün, her kelimenin bir geri dönüşü oluyor.

Alışveriş İlişkisi

Hayatımızı alışveriş yaparak geçiriyoruz.
Bazen daha keyifli bazen daha keyifsiz ama çoğunlukla tek yaptığımız şey alışveriş.
Bir mağazaya gidip o çok beğendiğin kıyafeti almandan bahsetmiyorum. Annen, baban, kardeşin, sevgilin, eşin, dostun; hayatında olan, sevdiğini değer verdiğini söylediğin herkesle aslında sadece alışveriş yapıyorsun. O gerçek, öz'den gelen sevgi çok nadir deneyimleniyor.

Arkadaşını, dostunu çok seviyorsun çünkü sana iyi geliyor, seni anlıyor, güldürüyor, eğlendiriyor, yanında oluyor. Eğer bunları yapmazsa bu sefer varlığından bahsettiğin o sevgi kaybolmaya başlıyor.

Başlangıç

Bir şey yok aslında aklımda.
Bıraktığım şeylere dönüp bir bakmak,
Unuttuğum şeyleri hatırlamak istedim.
Yazmayı mesela..
Çok uzun zaman olmuş, en son 2016'da yazmışım buraya.

Ne zamandır; aklıma gelenleri, düşündüklerimi, yaşadıklarımı, kısaca her ne oluyorsa onu yazmak istiyorum fakat sürekli öteleyip duruyorum.
Son zamanlarda çok fazla öteler olmuştum. Yazmak için adım atmaya ve içi çok dolu olmasa da bu satırları yazmaya karar verdim.
Önceki yazılarıma dönüp baktığımda sanki başka bir hayattan kalmışlar gibi. İçimden gelen ilk şey "sil onları ve yeni bir başlangıç yap" oldu fakat düşününce hepsi değerli ve durmalılar.

Seneler sonra bakalım neler döktüreceğim.

Başlangıç böyle olsun.

Zorlu Süreçler

Yaklaşık 6 aydır zorlu süreçlerden geçiyorum aslında, hızlı ve sert değişimler yaşıyorum, farklı adaptasyon süreçleri geçiriyorum, her zorlukla beraber bir kolaylık da geliyor bir şekilde ama her kolaylık sonrası bir üst model zorlukla karşılaşıyorum smile. Son günlerde de içinde bulunduğum oyunun zorluk seviyesi iyice artmaya başladı smile. Hatırlamıyorum hangi yazımdaydı ama önceki yazılarımdan birinde de bahsetmiştim; sürekli bir yaratım içerisindeyiz. Her saniye kendi gerçekliğimizi yaratıyoruz, farkında olalım ya da olmayalım, bu yaratım anlık oluyor ama anlık yaşanmıyor, üç yıl önceki düşüncenizin sonucunu şimdi yaşıyor da olabilirsiniz. Bununla beraber bu koca evren sürekli bütün ihtiyaçlarımızı karşılıyor, gerçekliğimizi yaratmamıza paralel olarak, evren de bize olay, kişi, durum, ya da para gibi ihtiyaçlarımızı gönderiyor. Bu yazdıklarıma gerçekten inanıyorum ve yıllardır somut bir şekilde bu inanca paralel bir sürü olay da yaşadım.